Lorem ipsum dolor sit amet, consectet eiusmod tempor incididunt ut labore e rem ipsum dolor sit amet. sum dolor sit amet, consectet eiusmod.
Mon - Fri: | 8:00 am - 8:00 pm |
Saturday: | 9:00 am - 6:00 pm |
Sunday: | 9:00 am - 6:00 pm |
Anüs ve rektum çevresindeki damarların şişmesi ve iltihaplanması sonucu ortaya çıkan rahatsızlıklardır. Genellikle kabızlık, uzun süreli oturma, obezite ve gebelik gibi nedenlerle gelişir. Belirtiler arasında ağrı, kanama, kaşıntı ve dışkılama sırasında rahatsızlık bulunur. Hemoroid hastalıklar tedavisinde çeşitli yöntemler kullanılır. Erken müdahale, semptomların şiddetini azaltabilir ve yaşam kalitesini iyileştirebilir.
Hemoroidal hastalıklar, halk arasında basur veya mayasıl olarak bilinen bir rahatsızlıktır. Anüs ile rektum çevresindeki damarların şişmesi ve iltihaplanması sonucu ortaya çıkar. Hemoroidlerin iç hemoroid (rektum içinde) ve dış hemoroid (anüs çevresinde) olmak üzere iki türü vardır.
En yaygın nedenlerden biri kabızlıktır. Sert dışkı nedeniyle kişinin tuvalette uzun süre zorlanması, anal bölgedeki damarlara baskı yapar. Bu da hemoroidlerin gelişmesine yol açabilir. Yetersiz lif alımı ve az su tüketimi de kabızlığa zemin hazırlayarak hemoroid riskini artırır.
Aynı zamanda uzun süre oturarak çalışmak veya sürekli ayakta kalmak da anüs bölgesindeki damarlara basınç uygular. Bu da hemoroid gelişimine katkıda bulunur.
Hamilelik, kadınlar için hemoroidal hastalık riskini artıran bir diğer faktördür. Hamilelik sırasında rahim büyüdükçe karın içi basıncı artar. Bu da rektal bölgedeki damarlara daha fazla baskı uygulayarak hastalığın oluşumunu tetikler. Ayrıca hormonal değişiklikler, bağırsak hareketlerini yavaşlatarak kabızlığa yol açabilir ve bu da hemoroid riskini artırır.
Obezite, ağır kaldırma ve yetersiz fiziksel aktivite de hastalığın gelişiminde önemli rol oynar. Aşırı kilo, karın bölgesine ekstra basınç uygulayarak anüs çevresindeki damarlara zarar verebilir. Ayrıca ağır egzersizler sırasında vücudun zorlanması da aynı şekilde hemoroid oluşumuna neden olabilir.
Hemoroidal hastalıklar, anüs ve rektum çevresindeki damarların genişlemesi ile ortaya çıkar. Genellikle rahatsız edici belirtilerle kendini gösterir. Hemoroidlerin iç ve dış olmak üzere iki türü vardır ve belirtiler de bu sınıflandırmaya göre farklılık gösterebilir.
En yaygın belirti rektal kanamadır. İç hemoroidlerde, özellikle tuvalet sırasında parlak kırmızı renkte kan görülmesi sıkça rapor edilir. Bu kanama, dışkıyla karışmaz ve genellikle ağrıya yol açmaz. Ancak ileri seviyelerde ağrı da oluşabilir. Kanama genellikle dışkılama sırasında zorlanma sonucu meydana gelir.
Dış hemoroidler ise daha belirgin şişlikler ve ağrı ile kendini belli eder. Anüs çevresinde ele gelen şişlikler ve kaşıntı hissi yaygındır. Bu tür hemoroidlerde dışkılama sırasında ağrı daha belirgin olabilir ve uzun süre oturmak rahatsızlık yaratabilir. Ayrıca, dış hemoroidler tromboze olduğunda (damar içinde kan pıhtılaşması) daha yoğun bir ağrı ve şişlik meydana gelir. Tromboze dış hemoroidler genellikle acil müdahale gerektirebilir.
Kaşıntı, özellikle dış hemoroidlerin sık görülen belirtilerindendir. Bu, anal bölgedeki deri tahrişi ve nemlenmeye bağlı olabilir. Anüs çevresinde sürekli kaşınma isteği, hemoroidlerin cildin tahrişine neden olmasından kaynaklanır.
Anüste dolgunluk hissi de hemoroid hastalarında sıkça rapor edilen bir belirtidir. İç hemoroidlerin dışarı sarkması (prolapsus), kişide sürekli dışkılama isteği veya anüste baskı hissine neden olabilir.
Hemoroidal hastalıkların tedavisi, hastalığın şiddetine ve türüne göre değişiklik gösterir. Tedavi amacı yaşam kalitesini iyileştirmektir. Tedavi seçenekleri, evde uygulanan yöntemlerden cerrahiye kadar geniş yelpazede sunulur.
Hafif hemoroid vakalarında, evde uygulanabilecek tedavi yöntemleri genellikle yeterli olur. Bunlar arasında sıcak su banyoları, dışkıyı yumuşatmak için lif açısından zengin gıdaların tüketimi ve bol su içmek gibi yöntemler bulunur. Ayrıca, dışkılama sırasında zorlanmayı önlemek amacıyla lif takviyeleri kullanılabilir.
Daha ileri aşamalardaki hemoroidlerde, doktorlar tıbbi tedavilere başvurabilir. Bunlardan biri, iç hemoroidleri küçültmek için kullanılan lastik bant ligasyonu yöntemidir. Bu yöntemde, hemoroidin tabanına bir lastik bant yerleştirilir ve kan akışı kesilerek hemoroid zamanla küçülür.
Skleroterapi, hemoroidlere kimyasal madde enjekte edilerek damarların küçültülmesini sağlar. İnfrared koagülasyon gibi minimal invaziv yöntemler de iç hemoroidlerde tercih edilebilir.
Hemoroidlerin ciddi ve kronik olduğu durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Hemoroidektomi, hemoroidlerin tamamen çıkarıldığı bir ameliyattır. Genellikle şiddetli hemoroidlerde tercih edilir. Ayrıca, stapler hemoroidopeksi yöntemi de hemoroidlerin sarkmasını önlemek için kullanılır.
Hemoroidal hastalıklar tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri, tıbbi müdahaleler ve cerrahi yöntemlerle sağlanır. Erken dönemde tedavi, semptomların hafifletir ve hastalığın ilerlemesini önler.